Aldatan Eşe Yapılan Bağışların Geri Alınması

Y. (Kapatılan) 6. HD. 2012/11482 E., 2013/5041 K.

“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ziynet eşyalarının iadesi

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet eşyalarının iadesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava ziynet eşyaların iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın hak düşürücü süreden sonra açıldığı gerekçesiyle reddine kararı verilmesine üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili,dava dilekçesinde,tarafların … Aile Mahkemesinin 2008/258 Esas ve 2009/307 Karar sayılı ilamı ile boşadıklarını, kararın kesinleştiğini, davalıya evlenme sırasında davacı ve ailesi tarafından 4 adet düz bilezik, 1 adet zincir, 4 adet burgulu bilezik, 2 adet yüzük takıldığını, davalının evliliğin sona ermesinde sadakatsizliği ve güven sarsıcı ilişkileri nedeni ile ağır kusurlu olduğunu, bu nedenle davacı açısından evlilik sırasında davalıya bağışlanan takılara ilişkin bağıştan dönme koşullarının oluştuğunu belirterek dava konusu takıların aynen iadesini,bu mümkün olmazsa bedelinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili,cevap dilekçesinde,mahkemenin görevsiz olduğunu, davacı tarafından altın alacağına ilişkin açılmış başka bir dava bulunduğunu,davanın haksız olduğunu belirterek reddini savunmuştur. Mahkemece,davacı tarafça 24/03/2008 tarihinde açılmış olan boşanma davası ile, davalı eşin sadakatsizliği ve güven sarsıcı davranışları dava dilekçesinde boşanma nedeni olarak gösterilmiş olup,davacı tarafından rücu sebebi olarak gösterdiği nedenleri 24/03/2008 tarihi itibarı ile bilmesine rağmen 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra bu dava açılmış olduğundan davanın reddine karar verilmiştir.
Borçlar kanununun 244.maddesi uyarınca,bağışlanan bağışlayana veya yakınlarından birine karşı ağır bir cürüm işlerse ya da bağışlanan bağışlayana ya da ailesi için kanunen mükellef bulunduğu vazifelere karşı ehemmiyetli bir surette riayetsizlikte bulunursa,bağışlayan bağıştan rücu ile bağışlanan elinde ne kalmış ise onun iadesini dava edebilir. Rücu sebebi bağışlananın bir fiilidir. Fiilin tamamlandığı anda bağışlayanın rücu hakkı doğar. Borçlar Kanununun 246. maddesinde bağıştan rücu davaları için 1 yıllık hak düşürücü süre öngörülmüştür. Bağıştan rücu davaları için öngörülen hak düşürücü sürenin başlangıcı fiilin tamamlandığı ve buna davacının muttali olduğu anda işlemeye başlar. Bu süre hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan Hakim tarafından re’sen dikkate alınmalıdır.
Olayımıza gelince;Davacı, davalı eşin sadakatsiz ve güven sarsıcı eylemlerini Borçlar Kanununun 244/2 maddesindeki (bağışlayana karşı mükellef olduğu vazifelere karşı ehemmiyetli bir riayetsizlik) sayarak evlenirken davalıya bağışladığı ziynetlerin iadesini istemiştir. Davalı eşin sadakatsiz ve güven sarsıcı davranışlarda bulunup bulunmadığının ancak, bu nedenle açılan boşanma davasının sonuçlanıp kesinleşmesi ile belli olacağı kuşkusuzdur. Bağışlayan ancak bu tarihte bağıştan rücu sebebine vakıf olmuş sayılabilir. Bu durumda boşanma davasının kesinleştiği tarih Borçlar Kanununun 246. maddesinde yer alan 1 yıllık hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak kabul etmek gerekir. Nitekim Hukuk Genel Kurulu’nun 31.1.1986 gün ve 1986/73 K. sayılı ilamı da bu yöndedir. Taraflar arasında görülen boşanma davası 14.9.2010 tarihinde kesinleştiğine ve bu dava da 15.2.2011 tarihinde açıldığına göre 1 yıllık hak düşürücü süre gerçekleşmemiştir. Bu nedenle mahkemece,davanın esasına girilerek taraf delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

İletişime Geç
Whatsapp'tan Yaz
Merhaba 👋
Okuduğunuz konuyla ilgili veya başka bir konuda avukat tutmanız gerektiğini düşünüyorsanız aşağıdaki butona basarak kısaca yaşadığınız durumu anlatabilirsiniz. İstanbul içinde faaliyet göstermekteyiz.
Av. Oğuzhan Yazıcı | İstanbul