Ölen Eşin Mirasçılarının Boşanma Davasına Katılması
Boşanma davası sırasında eşlerden birisinin ölmesi durumunda, sağ kalan eş sadece mirasçılar tarafından takip edilen boşanma davası reddedilirse mirasçı olabilir. Peki boşanma davaları kural olarak hangi koşullarda reddedilebilir? Bu sorunun cevabı verilirken dikkat edilecek iki unsur vardır:
- Evlilik birliğinin sarsılması,
- Kusur belirlemesi.
Eğer ki evlilik birliği temelinden sarsılmamışsa dava reddedilir. Fakat kusurlu davranışlar söz konusuysa Yargıtay çoğu zaman evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını kabul etmektedir. Peki ya kusur belirlemesi hangi açıdan önemlidir?
Şöyle ki, taraflardan birinin ölümü durumunda boşanma davası TMK m. 181/2 uyarınca kusur tespiti davasına dönüşür. Bu davada önemli olansa sağ kalan eşin kusur belirlemesinin yapılmasıdır. Eşin karşı tarafındaysa ölen eşin mirasçıları bulunur. Müteveffanın kusuruna gerekçede yer verilse bile hüküm kısmında bulunmamalıdır. Sağ kalan eşin kusuru varsa da bu kusurun boşanmaya sebebiyet verecek derecede olup olmadığına hükmedilmelidir.
“…Dava TMK m. 166/1 uyarınca açılan boşanma davasıdır. Dava devam ederken davacı erkek 06.09.2015 tarihinde vefat etmiştir. Boşanma davası devam ederken ölen davacının mirasçıları davaya TMK m. 181/2 uyarınca kusur tespiti yönünden devam etmişlerdir. Mirasçılar vekili mahkemeye sunduğu 05.04.2018 tarihli dilekçe ile davalı kadına kusur yüklenmesi için delillerini ve tanıklarını bildirmiştir. Mahkemece TMK m. 181/2 uyarınca kusur belirlenmesi talebi davacının dava dilekçesinde tanık deliline dayanmadığı ve kusurun ispat edilememesi nedeniyle reddedilmiş ve evlilik davacının ölümüyle sona erdiğinden boşanma hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Mahkemece kararın gerekçe kısmında kadının kusursuz olduğu belirtilmiş ise de, hüküm kısmında bu hususta TMK 181/2. maddesi uyarınca sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurunun bulup bulunmadığı yönünden bir hüküm kurulmaması bozmayı gerektirmiştir…” Y. 2. HD. 2020/3313 E., 2020/3989 K. |
Boşanmada kusuru yoksa da kusursuz olduğunun belirtilmesi yeterli olacaktır.
“…Somut olayda, mahkemece, Türk Medeni Kanunu’nun 181/2 maddesi gereğince sağ kalan eş …’in kusursuz olduğunun tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken “1-TMK madde 181 kapsamında davacı müteveffanın tam kusurlu olduğunun TESPİTİNE,” şeklinde hüküm kurulması doğru değil ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2)…” Y. 2. HD. 2022/1936 E., 2022/3753 K. |
Eşin Ölmesi Durumunda Boşanma Davasından Feragat
Peki ölen taraf davalıysa, sağ kalan davacı davasından feragat ederek miras hakkını garantiye alabilir mi? Yargıtay bu soruya olumsuz yanıt vermektedir. Mirasçılar davayı takip etmek isterlerse boşanma hakkında karar verilmeden kusur belirlemesi yönünde hüküm kurulur. Davanın niteliği değişmiştir ve davacının vazgeçebileceği bir talebi kalmamıştır. Dolayısıyla sağ kalan eş önceden “boşanma” niteliğinde olan davasından feragat edemez.
“…Davacı kadın Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi gereğince iş bu davayı 28.01.2011 tarihinde açmış, davalı koca ise 31.03.2011 tarihinde vefat etmiştir. Davalı mirasçıları davaya Türk Medeni Kanununun 181/2. maddesi gereğince devam etmek istediklerini beyan etmişlerdir. Davacı kadın ise 08.04.2011 tarihinde davadan feragat etmiştir. Davacı kadın davadan feragat etmeden evlilik birliği ölümle sona ermiştir. Davalı mirasçılarının Türk Medeni Kanununun 181. maddesi gereğince davaya devam etme hakkı bulunmaktadır. Bu nedenle davacının feragatı hüküm doğurmaz. Mahkemece davalı kocanın ölümü nedeniyle boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilip Türk Medeni Kanununun 181/2. maddesi gereğince kusurun belirlenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir…” Y. 2. HD. 2011/17855 E., 2012/13740 K. |
Miras Hakkını Kaybeden Eşin Mal Paylaşımı Hakkı
ÖNEMLE BELİRTMELİYİZ Kİ, HER NE KADAR SAĞ KALAN EŞİN KUSURLU BULUNMASI DURUMUNDA MİRAS HAKLARI ELİNDEN GİTSE DE KATILMA ALACAĞI HAKKI DEVAM EDER. Yani evlilik birliği içinde edinilen malvarlığı değerleri için sağ kalan eş adına katılma alacağı davası açabiliyoruz. Dolayısıyla örneğin, kadın boşanma davasında kusurlu bulunmuş olsa bile ölen kocasının mirasçılarından katılma alacağı talep edebilir. Bu mirasçılarsa genellikle müşterek çocuklar ya da kocanın çocukları olmaktadır. Ancak ilgili boşanma davasının zina veya hayata kast sebebiyle kabul edilmesi durumunda katılma payının azabileceğini veya tamamen kaldırılabileceğini de vurgulamak isteriz.
Konuyla ilgili ayrıca şu sayfamıza göz atabilirsiniz: Boşanma Davası Sırasında Ölen Eşin Mirasçılarından Katılma Alacağı