Boşanma davası sürerken eşlerden birisi ölmüş olabilir. Bu durumda evlilik boşanma ile değil, ölümle sona ermiş sayılacaktır. Yine de sağ kalan eşin müteveffaya mirasçı olabilmesi için boşanma davasında kusur belirlemesi yapılmalıdır. Fakat sağ kalan eş boşanmada kusurlu olsa da olmasa da katılma alacağının baki kalacağı unutulmamalıdır. Zira 2002’den beri yürürlükte olan yasal rejimimiz edinilmiş mallara katılma rejimidir.
Peki katılma alacağı davası görülmeden önce kusur tespiti davasının sonuçlanması beklenmeli midir? Biz mutlaka beklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Zira evliliğin boşanma davası açılmaksızın ölümle sona erdiği durumlardaki katılma alacağı davasında eş de bir mirasçı olarak kabul edilir. Fakat katılma alacağı hesaplanırken ona düşen miras payı oranında eksiltme yapılır. Bu durumdaysa müteveffa boşanma davası sürerken öldüğü için sağ kalan eşin mirasçılığı belirlenmeden dava açılmış olacaktır. Dolayısıyla diğer mirasçıların tereke sebebiyle borçlu olduğu miktar azalacaktır. Miras payı ayniyken, katılma alacağı şahsi bir haktır. Dolayısıyla sağ kalan eşin mirasçılık durumu belirlenmeden katılma alacağı davasına bakılmaması gerektiği kanaatindeyiz.
Eş, zina veya hayata kasta dayanan boşanma davaları devam ederken ölmüşse katılma payında değişiklik yapılıp yapılamayacağı tartışılabilir. Zira bu durumlarda kusurlu davranışta bulunan eşin katılma payı azaltılabilir veya kaldırılabilir. Durum şudur ki, TMK’de boşanma davası sırasında taraflardan birisinin ölümü halinde mirasçılık durumu düzenlenmiş olmasına rağmen katılma alacağı konusunda bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu konudaki doktrin görüşlerini ise ikiye ayırıyoruz:
- Bir tarafta zina ve hayata kast kanıtlanırsa katılma payı etkilenir diyenler,
- Diğer taraftaysa evliliğin ölümle sona ermiş olması sebebiyle katılma alacağının etkilenmemesi gerektiğini düşünenler bulunmaktadır.
İlk görüşü destekleyenlerin mirasçılıkla ilgili olan hükmü kıyasen uyguladıklarını söyleyebiliriz. Aslında bizce de bu şekilde kıyasen hareket edilmesi daha hakkaniyetli olacaktır.
Katılma alacağı davası ise mirasın taksimi davasında bekletici mesele olacaktır. Dolayısıyla mirasın taksimine geçilmeden önce ilk olarak boşanma davasının çözüme kavuşturulması, ardından katılma alacağıyla ilgili uyuşmazlığın giderilmesi yerinde olacaktır.
Konuyla ilgili ayrıca şu sayfamıza göz atabilirsiniz: Boşanma Davası Sırasında Ölen Eşe Mirasçı Olunması
Avukat Oğuzhan Yazıcı, 2017 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan sonra stajını tamamlamış ve ruhsatını aldığından beri İstanbul Barosu'na bağlı olarak avukatlık yapmaktadır. Özel hukuk alanındaki yüksek lisansını da İstanbul Üniversitesinde tamamlamıştır. (ORCID ID: 0009-0005-8249-8432)
Kurumsal icra (para tahsili) işleri yapmamaktayız. Dolayısıyla lütfen kendisini adımızla tanıtıp çeşitli nedenlerle sizden para isteyenlere para göndermeyin. Sahte hesaplarla iletişime geçenlere karşılık dahi vermeyin.