Kenevir Ekme & Esrar Bulundurma ve Ticareti Suçları

Kenevir Ekme Suçu ve Cezası

Kenevir, esrar yetiştirme amacıyla ekilmişse, ekim yapılan yer izin verilen bölgelerden olsa dahi ülkemizde suç teşkil etmektedir. 2313 Sayılı Kanun’un 3. maddesi de münhasıran esrar yapmak için kenevir ekilmesinin yasak olduğunu vurgulamıştır. Belirtelim ki kenevir ekme suçlarından dolayı sadece ekim işlemini yapanlar cezalandırılmamaktadır. Ekime iştirak etmemiş olsa bile kenevir bitkisinin bakımını yapan da bu suçlardan sorumlu tutulur.

Uyuşturucu madde üretimiyle ilgili genel hüküm olarak karşımıza TCK m. 188/1 hükmü çıkmaktadır. Bu hükme göre uyuşturucu madde imali, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Fakat kenevir ve haşhaş ekimleri için kanun koyucunun özel hükümler getirdiğini görmekteyiz.

Esrar elde etmek amacıyla kenevir ekmenin cezası, sadece kişisel kullanım amacıyla ekilip ekilmediğine göre değişmektedir. Ekim ticari amaçla yapılmışsa, kenevir ekmenin cezası 4 yıldan 12 yıla kadar hapistir. Ayrıca beşyüz günden onbin güne kadar da adli para cezasına hükmedilir (2313 SK. m. 23/5-1.c). Ekim kişisel kullanım amacıyla yapılmışsa, kenevir ekmenin cezası 1-3 yıl arası hapistir.

Kenevir ekme suçu cezası

Kenevir ekiminin esrar elde etmeye yönelik olup olmadığını tespit ederken somut olaya göre değerlendirme yapılır. Örneğin, kenevir lifi üretmek için bakanlıktan izin alan birisi, izin belgesindeki sınırı kasten aşmış olabilir. Bu durumda sınırı aşan yerde kenevir bitkisi büyütmek suçtur. Fakat esrar yapma amacı taşınmadığı müddetçe hapis cezası öngörülmemiştir. Bu eylem için yalnızca elli günden az olmamak üzere adli para cezasına hükmedilir (2313 SK. m. 23/4). Ancak Yargıtay’ın aksini gösteren deliller yoksa kenevir ekiminin yetiştirme amacıyla yapıldığını düşündüğünü de belirtelim.

  • “…Sivas ili ve ilçelerinin, 21.10.1990 tarih ve 20672 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve suç tarihinde de geçerliliğini sürdüren Kenevir Ekimi ve Kontrolü Hakkındaki Yönetmeliğin 5. maddesinde belirtilen kenevir ekim bölgeleri arasında yer almamasına ve dosyada mevcut Şarkışla İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün 05.07.2013 tarihli yazısında da ilçe sınırları içinde kenevir ekiminin yasak olduğu bildirilmesine rağmen, sanığın savunması da dikkate alınarak , tarlasında izinsiz olarak kenevir ekme suçunun sübut bulduğu ve 2313 sayılı Yasa’nın 23/5.maddesi gereğince mahkûmiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, aynı Yasa’nın 23/4. maddesi gereğince önödeme sonucu düşme kararı verilmesi; Yasaya aykırı…” Y. 10. Ceza Dairesi 2014/7781 E. , 2018/1296 K.

Dikili Kenevir Kökü Sayısının 20’yi Aşması

20 köke kadar dikili keneviri kişisel kullanım kapsamında kabul edip, fazlasının ticari amaçla dikilmiş olacağını varsayan görüş, Yargıtay 10. Ceza Dairesi’nin zamanla geliştirdiği içtihatlara dayanmaktadır. Bu dairenin eski kararlarında 20’yi aşan kök sayısını da duruma göre kişisel kullanım kapsamında değerlendirdiği görülmektedir. Örneğin aşağıdaki kararda, 35 kök kenevirin yakalandığı olayda ticari amaç olmadığı sonucuna varılmıştır.

  • “…Sanığın evinde yapılan aramada 35 kök kenevirin saksı içerisinde ekili vaziyette ele geçirildiği, ev aramasında ele geçirilen diğer esrarın sanığın ektiği kenevirden elde edildiğine dair delil bulunmadığı, sanığın idrar tahlilinde esrar etken maddesine rastlandığı ve dikili kenevirin sayısı da dikkate alınarak; sanığın münhasıran kendi kullanımı için ihtiyaç duyduğu esrarı elde etmek amacıyla kenevir ekimi yaptığı ve 2313 sayılı Kanun’un 23. maddesinin son fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca mahkûmiyetine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması…” Y. 10. Ceza Dairesi 2015/3272 E. , 2015/31616 K.

Daire daha sonraki kararlarında ise, aksini gösteren bir husus olmadıkça 20 köke kadar dikili kenevirin kişisel kullanım kapsamında değerlendirilebileceği görüşüyle kararlarını vermiştir. Bu görüş, aşağıdaki kararda açıkça belirtilmektedir.

  • “…sanığın ikametinin bahçesine sanık tarafından ekilmiş halde bulunan 65 kök kenevir ile birlikte ektiği kenevirlerden elde ettiği bahçedeki kulübede 5 kavanoz içinde 360 gram ve gazete kağıdına sarılı vaziyette 140 gram olmak üzere toplam 500 gram esrarın ele geçirildiği olayda; suç vasfının belirlenmesi bakımından ele geçirilen esrarlarla, dikili kenevirlerin bir bütün halinde göz önünde bulundurulması gerektiği, dikili kenevirler olgunlaştıklarında elde edilecek esrarın, kişisel kullanımı için gerekli miktardan fazla olacağı, Dairemizin genel uygulamalarına göre, ticari amaçla ekildiklerine ilişkin başka delil yoksa 20 köke kadar dikili kenevirin kişisel kullanım kapsamında ekildiğinin kabul edilebileceği dikkate alındığında, sanığın kişisel kullanım ihtiyacının çok üzerinde kenevir ekmiş olması karşısında eyleminin 2313 sayılı Yasanın 23/5. maddesinin 1. cümlesi kapsamında kalan esrar elde etmek amacıyla kenevir ekme suçunu oluşturduğunun kabulü…” Y. 10. Ceza Dairesi 2019/2526 E. , 2019/7276 K.

Fakat Ceza Genel Kurulu ve diğer dairelerin bu görüşle bağlı olmadığını göz ardı etmemekte fayda vardır. Örneğin Yargıtay Ceza Genel Kurulu, yukarıdaki örnekten daha yeni tarihli olan aşağıdaki kararda 28 kök kenevirin ele geçirildiği olayda ticari amacın bulunmadığı sonucuna varmıştır.

  • “…Ele geçen kenevir bitkilerinin sayısının (28) kökten ibaret olması, sanığın evinin içerisinde ve saksılara dikili hâlde ele geçirilmesi, gerek dikili hâlde bulunan köklerden elde edilebilecek esrar miktarı gerekse hasat edilmiş halde bulunanlardan elde edilebilecek esrar miktarı ile birlikte dikili hâlde ele geçen kenevirlerden elde edilebilecek esrar miktarının kullanma sınırları üzerinde olmaması, esrar kullandığını, kenevir bitkilerini de kendi ihtiyacı olan esrarı elde etme amacıyla yetiştirdiğini savunan sanığın idrar örneğinin esrarın etkin maddesi olan THC (Tetrahidrocannabinol) içerdiğinin tespit edilmesi, uyuşturucu madde imal ve ticareti suçundan açılan davada sanığın yetiştirdiği bitkileri satma, devretme veya tedarik etme gibi davranışlara yöneldiğine dair somut bir delile ulaşılamadığı belirtilerek hükmolunan beraat kararının Özel Dairece onanmasına karar verilmesi, sanığın hukuki durumunun henüz yetişme aşamasında olan dikili kenevir bitkilerinin tam olgunluğa ulaştığında elde edilebilecek olan ve varsayıma dayanan esrar miktarı üzerinden değil suç tarihindeki mevcut duruma göre ele geçen kök sayısı ve elde edilebilecek esrar miktarı üzerinden belirlenmesinin gerekmesi karşısında; yaklaşık dört yıldır esrar kullandığını ve dışarıdan satın almak yerine daha ucuz olacağını değerlendirdiğinden evinin odasının içerisinde oluşturduğu özel ortamda kendi ihtiyacı olan keneviri yetiştirmeye başladığını, kimseye satmadığını söyleyen sanığın savunmalarının aksine delil de elde edilemediği anlaşıldığından, sanığın eyleminin 2313 sayılı Kanun’un 5. fıkrasının 1. cümlesinde yer alan “Esrar elde etmek amacıyla kenevir ekme” suçunu değil, aynı fıkranın 2. cümlesinde yer alan “Münhasıran kendi kullanımı için ihtiyaç duyduğu esrarı elde etmek amacıyla kenevir ekimi yapma” suçunu oluşturduğunun kabulü gerekmektedir…” Y. Ceza Genel Kurulu 2017/223 E. , 2020/139 K. (Öncesinde verilen 10. CD’nin de 2015/32755 sayılı kararı da aynı sonuca varmıştır.)

Başka bir Ceza Dairesi de benzer şekilde 20 sayısını sınır olarak kabul etmeden somut olaya göre suçun niteliğinin tartışılması gerektiği görüşünü bildirmiştir.

  • “…Suça konu dikili durumdaki 25 kök kenevirin kök sayısına bağlı olarak, önem ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak, hükümden sonra 18.06.2014 tarihinde kabul edilerek 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla 2313 sayılı Kanun’un 23/5. fıkrasında yapılan “münhasıran kendi kullanımı için ihtiyaç duyduğu esrarı elde etmek amacıyla kenevir ekimi yapan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklindeki değişiklik tartışılarak sonucuna göre bir hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş…” Y. 20. Ceza Dairesi 2015/15148 E. , 2016/3634 K.

Sonuç olarak, her olayın kendi içinde özel olduğu unutulmamalıdır. Yirmi kökten fazlası kullanım kabul edilebileceği gibi, daha azının da ticaret amacı taşıdığı kabul edilebilir.

Uyuşturucu Ticareti Suçundan Da Ceza Verilmesi

Tespit edilen kenevir kökü ve hazırlanmış esrar miktarı, kullanım sınırını aşmış olabilir. Yargıtay’ın bu durumda uyuşturucu ticareti suçundan da ceza verilmesi gerektiği yönünde kararları vardır. Dolayısıyla TCK m. 188/3 hükmü de uygulanacak ve mahkeme hükmünü her iki suçtan da kuracaktır. Zira bu suçlar birbirlerinin unsuru veya ağırlaştırıcı sebebi değildir. Yani kendi yetiştirdiği esrarı satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan kişi kenevir ekiminine ek olarak uyuşturucu ticareti suçundan da sorumlu tutulur. Bu suç içinse on yıldan az olmamak üzere hapis cezası öngörülmüştür. Ayrıca bin günden yirmibin güne kadar da adlî para cezasına hükmedilir. Eğer esrar bir çocuğa verilmiş veya satılmışsa, hapis cezasının alt sınırı 15 yıldan az olamaz.

Bu suç tamamıyla farklı hükümlere tabi olduğundan detaylı incelemesi başka bir yazımızda yapılmıştır.

Kişisel Kullanım İçin Kenevir Ekme Suçu ve Cezası

Kişisel kullanım amacıyla esrar yetiştirmenin cezası bir yıldan üç yıla kadar hapistir (2313 SK. m. 23/5-2.c). Görüldüğü üzere esrar yetiştirmenin, yani kenevir ekmenin hangi suç kapsamında kaldığını belirleyen husus, ekimin amacıdır. Mahkeme bu hususta değerlendirme yaparken aşağıda yer alan hususları göz önüne alabilir:

  1. Kenevir eken kişinin esrar satma, devir veya tedarik etme davranışlarında bulunup bulunmadığı. Bu tür hareketlerde bulunduğu tespit edilirse bitki miktarı az olsa dahi TCK 188/3’ten hüküm kurulacaktır.
  2. Esrar yetiştirenin ikrarı. Başkalarına sattığını, verdiğini kabul eden sanığın beyanı önemlidir. Ancak tek başına bunun bile mahkumiyet için yeterli olmadığı hatırlatalım. Zira sanık beyanı, ‘suçla ilgili kişi veya kişileri gizleme’ ya da ‘daha az ceza alacağını sanma’ gibi amaçlara dayanmış olabilir.
  3. Bulunan kenevir kökü sayısı. Kök sayısı fazlaysa salt kişisel kullanım için ekim yapılmadığı düşünülür.
  4. Kenevir ekiminin yapıldığı yer.
  5. Bitki boyutları, mevcut halleri ve erişkinlik durumlarında elde edilebilecek esrar miktarı.
  6. Halihazırda hasadı yapılan bitkiler olup olmadığı ve bunlarda elde edilebilecek esrar miktarı.
  7. Uyuşturucu ticareti yapma suçunu işlediğinin başka bir davada sabit olması.
  8. Kan ve idrar örneklerinden esrar içilip içilmediğinin anlaşılması. Sanığın esrar kullandığı hususunun sabit olması, kullanım amacıyla ekim yaptığına bir emare olabilir.
  9. Failin ekonomik durumundaki olağandışı iyileşmeler. Bilinen bir gelir kaynağı yokken mali durumda iyileşmeler meydana gelmesi, ticaret yapıldığına emare olabilir.

Kenevirin Yerden Toprağıyla Koparılmış Vaziyette Bulunması

Kolluk görevlerinin yaptığı arama sonucu bulduğu kenevir bitkisi yerden sökülmüş vaziyette olabilir. Hatta toprağı henüz kökünden ayrıştırılmamış halde dahi bulunabilir. Yerel mahkemenin böyle bir durumda ekim yapma suçundan kurduğu hüküm Yargıtay’ca bozulmuştur. Yargıtay’a göre bu durumda “uyuşturucu kullanma için bulundurma suçu”ndan hüküm kurulmalıdır.

  • “…olay tarihinde sanığın kullandığı aracın bagajında leğen ve plastik poşetlerde toprağa ekili durumda kenevir ele geçirilmesi şeklindeki eylemin “kenevir ekme” değil “değişen suç vasfına göre kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağı…” Y. 10. Ceza Dairesi 2020/688 E. , 2020/3413 K.

Tohum Bulunmasının Kenevir Ekme Suçunu Kanıtlamaya Yetmeyeceği

Hakkında yapılan aramada kenevir tohumu bulunan kişi ekim yaptığını beyan etse bile mahkumiyete yeterli olmaz. Aşağıdaki karara konu olayda, sanığın evinde hem kubar esrar hem de kenevir tohumu ele geçirilmiştir. Sanık ayrıca elindeki esrarı kendi yetiştirdiği kenevirlerden topladığını da beyan etmiştir. Fakat buna rağmen Yargıtay’a göre kenevir ekimi suçu sabit görülmemiştir. Zira dikili bir bitkiye rastlanmadığı gibi, görgü tanığı da yoktur.

  • “…Evinde yapılan aramada 52 gram kubar esrar ve 26 gram kenevir tohumu ele geçirilen sanığın, kolluk ve savcılıkta uyuşturucu madde ticareti yapmadığını, ele geçen esrarı kenevir ekmek suretiyle temin ettiğini ve esrar kullanıcısı olduğunu ifade etmesi nedeniyle kenevir ekme eyleminin sabit olduğu düşünülebilir ise de; ekili durumda kenevir bitkisinin ya da hasat artığının ele geçirilemediği, kök tespiti yapılamadığı, kenevir ekmeye ilişkin görgüye dayalı tanık anlatımının da bulunmadığı gibi yargılamada gelinen aşamada bu hususların tespitinin de mümkün olmadığı anlaşıldığından, sanığın diğer maddi delillerle doğrulanmayan ikrarına dayalı olarak esrar elde etmek amacıyla kenevir ekme suçundan mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır…” Y. Ceza Genel Kurulu 2014/81 E. , 2016/66 K.

Kullanma Amacıyla Uyuşturucu Bulundurmadan Da Ceza Verilmesi

Tespit edilen kenevir kökü ve hazırlanmış esrar miktarı, kullanım sınırında kalmış olabilir. Yargıtay’ın bu durumda kullanma amacıyla uyuşturucu bulundurma suçundan da ceza verilmesi gerektiği yönünde kararları vardır. Dolayısıyla TCK m. 191/1 hükmü de uygulanacaktır. İlgili hükümde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür. Fakat bu suçtan başlatılan soruşturmada beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir. Ve CMK 171’deki şartlar da aranmaz. Yani daha önce kasıtlı işlenen bir suçtan dolayı ceza alınmış olsa dahi erteleme yapılabilir.

Bu suç tamamıyla farklı hükümlere tabi olduğundan detaylı incelemesi başka bir yazımızda yapılmıştır.

Katalog Suçlara Uygulanan Tedbirlere Başvurulması

İletişimin tespiti ve teknik araçlarla izleme tedbirlerine yalnızca belli başlı suçlarda başvurulabilmektedir. Bu suçlar da ilgili koruma tedbirlerinin düzenlediği CMK 135 ve 140. maddelerinde sayılmıştır. Bu suçlara doktrinde “katalog suçlar” denmektedir. Kenevir ekme suçları bunlar arasında yer almasa da, 2313 SK.’da bu suçlar için de bu tedbirlerin uygulanabileceği düzenlenmiştir. Dolayısıyla kenevir ektiğinden şüphelenilen kişinin telefon görüşmeleri dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir. Teknik araçlarla izleme tedbiri kapsamında ise ses ve görüntü kaydedilmektedir. Ancak bu tedbirin kamuya açık alanlarda ve iş yerinde söz konusu olduğu unutulmamalıdır. Yani evinde kenevir yetiştirdiğinden şüphelenilen kişinin evinin içi gözetlenemez. Fakat arama kararı alınması tabii ki de mümkündür.

İletişime Geç
Whatsapp'tan Yaz
Merhaba 👋
Okuduğunuz konuyla ilgili veya başka bir konuda avukat tutmanız gerektiğini düşünüyorsanız aşağıdaki butona basarak kısaca yaşadığınız durumu anlatabilirsiniz. İstanbul içinde faaliyet göstermekteyiz.
Av. Oğuzhan Yazıcı | İstanbul