Vasinin Değiştirilmesi ve Vasiliğin Kaldırılması

Bu yazıda vasinin değiştirilmesi ve vasiliğin kaldırılmasına değindik. Vesayet davasıyla ilgili ayrıntılı bilgi için Vasi Tayini ve Vesayet Davası & Yasal Danışmanlık başlıklı yazımıza; bu davaya ilişkin itiraz süresi geçmeden önce yapılabilen itirazlar için ise Vasi Tayinine İtiraz ve Vesayet Makamı Kararlarına İtiraz başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz.

Vesayetin Kaldırılması Gereken Durumlar

  • Küçüğün Erginliğe Erişmesi veya Yeniden Velayet Altına Alınması:
    • Erginliğe erişmemiş küçükler üzerinde velayet olması asıldır. Velisi bulunmayan küçüklere ise vasi ataması yapılır. Küçüğün velayet altına alınması durumunda ise vesayet kendiliğinden kalkar. Örneğin üstsoy bağlantısı bulunmadığından kendisine vasi atanmış olan çocuk daha sonra tanıma veya babalık davası yoluyla birisiyle soybağı kurarsa, uygun görülmesi durumunda bu kişinin velayeti altına alınabilir.
    • Bir diğer ihtimalse çocuğun erginliğe erişmesidir ki bu küçüğün 18 yaşını doldurmasıyla, evlenmesiyle ya da kazai rüştün sağlanmasıyla meydana gelebilir.
  • Hükümlülerin Hapis Halinin Sona Ermesi:
    • Özgürlüğü kısıtlayıcı ceza sebebiyle hapiste bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sona ermesiyle sona erer.
  • Ölüm ve Gaiplik:
    • Vesayet altındaki küçük ve kısıtlıların gaiplikleri de ölümleri gibi vesayetin sona ermesine yol açar.
  • Mahkeme Kararı:
    • Vesayeti gerektiren halin ortadan kalktığı tespit edilirse vesayetin kaldırılmasına karar verilebilir. Bunun için kısıtlının kendisi, vasi ya da diğer ilgililer talep yapabileceği gibi re’sen araştırma da yapılabilir. Şöyle ki:
      • Madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kısıtlanmış olan kişinin vesayetin kaldırılmasını isteyebilmesi, en az bir yıldan beri bu sebeplere bir şikayete sebep olmamış olmasına bağlıdır.
      • Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle tesis edilen vasiliğin kaldırılması ise bu sebeplerin kalkmış olduğunun resmî sağlık kurulu raporu ile belirlenmesine bağlıdır.
      • Kişi kendi isteğiyle kısıtlanmışsa, vasiliğin kalkması hangi sebeple kısıtlanmışsa o sebebin ortadan kalkmış olmasına bağlıdır.

Vasinin Değiştirilmesi

Vesayet kaldırılmadan vasinin şahsi olarak görevi şu hallerde sona erer:

  • Vasinin ölümü.
  • Vasinin kısıtlanması.
  • Vasinin kasıtlı işlediği bir suçtan hapse mahkum edilmesi.
  • Vasilik süresinin dolması.
  • Vasiliğe engel bir sebebin ortaya çıkması.
  • Vasilikten kaçınma hallerinin bulunması ihtimalinde vasinin istemi. Ancak hakim önemli sebeplerin varlığı halinde görev süresinin sonuna kadar göreve devam etmesine karar verilebilir.
  • Vasinin görevini kusurlu davranışlarla ağır surette aksatması, yetkilerini kötüye kullanması, güveni zedeleyen davranışlarda bulunması, borç ödemede acze düşmesi, görevini yapmakta yetersiz olması.

Vasinin Değiştirilmesini Diğer İlgililerin İstemesi

Yukarıda saydığımız durumlardan birinin meydana gelmesi halinde vasinin görevine son verilebilecektir. Sayılan hallerden kimileri re’sen sonuç doğururken kimileri için vasinin bir talebi bulunması gerekir. Fakat kısıtlının bir yakını da vasi olan kişinin görevini yerine getiremediğini ileri sürerek vasinin görevine son verilmesini isteyebilir. Örneğin kısıtlıya vasi olarak çocuklarından birinin atanması sıkça karşılaşılan bir durumdur. Kardeşlerden birinin ya da birkaçının vasi olarak atanan kardeşin vasilik görevini kötüye kullandığı veya herhangi bir şekilde görevini yerine getiremediği düşüncesiyle vasiliği üstlenmek amacıyla dava açmaları da az rastlanan bir durum değildir.

Açılacak davada vasinin gerçekten görevini savsaklayan davranışlarda bulunduğu tespit edilmiş olsa bile mahkeme vasiyi görevden alıp yerine bir başkasını atamak yerine sadece bir uyarıyla yetinebilir. Vasinin mahkeme tarafından görevden alınması ile görevi sona erecektir.

Vasinin Değiştilmesine İlişkin Kararlara İtiraz

Vasinin değiştirilmesine veya aynı vasinin görevinin devamına ilişkin kararlara itiraz, on gün içinde asliye hukuk mahkemesine yapılacaktır. Bunlar için istinafa veya temyize başvurmak mümkün değildir.

  • “…Türk Medeni Kanununun 397.maddesinde belirtilen denetim makamı görevi, asliye hukuk mahkemesine aittir (5133 S.K.md.2-3, TMK.md.397/2).Vasinin görevden alınıp yeni vasi atanmasına yönelik vesayet makamı kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulamayacağından, temyiz dilekçesinin vasinin değiştirilmesi istemine dair vesayet makamının olumlu olumsuz bir karar vermemesine karşı itiraz olarak kabul edilip, itirazın denetim makamınca incelenmesi ve bu konuda kesin bir karar verilmesi için dosyanın Mahkemesine İADESİNE…” Y. 8. HD., 2017/13348 E., 2018/2263 K.
İletişime Geç
Whatsapp'tan Yaz
Merhaba 👋
Okuduğunuz konuyla ilgili veya başka bir konuda avukat tutmanız gerektiğini düşünüyorsanız aşağıdaki butona basarak kısaca yaşadığınız durumu anlatabilirsiniz. İstanbul içinde faaliyet göstermekteyiz.
Av. Oğuzhan Yazıcı | İstanbul