Yargıtay 2. HD. 2021/8427 E., 2022/4595 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : …Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, artık değere katılma alacağı istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından, davacı lehine 295.000 TL katılma alacağı hesaplandığı fakat 12.08.2016 tarihli dilekçe ikinci ıslah dilekçesi niteliğinde olduğundan, 02.05.2012 tarihli ıslah dilekçesi doğrultusunda 100.000 TL katılma alacağına hükmedildiği, karara karşı davacı kadının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 02.05.2012 tarihli dilekçenin dava dilekçesinin açıklanması niteliğinde olduğu, 12.08.2016 tarihli dilekçenin ıslah dilekçesi olduğu ve bu dilekçe doğrultusunda karar verilmesi gerektiği kabul edilerek, davacının istinaf başvurusunun kabul edildiği, davacı lehine 295.000 TL katılma alacağına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Davacı kadının, boşanma ve fer’ilerine ilişkin açmış olduğu davada, dilekçe içeriği ve başlık kısmında mal rejiminin tasfiyesi talepleri olduğunu beyan etse de, sonuç kısmında bu mallara ilişkin ihtiyati tedbir talebinde bulunmakla yetindiği, sonradan dosyaya sunduğu ‘’ıslah dilekçesi’’ konulu 02.05.2012 tarihli dilekçede mal paylaşımına ilişkin katılma alacağı talepleri olduğunu beyan ettiği, davaya konu malların tasfiye edilerek edinilmiş mallara katılma rejimine göre 100.000 TL katılma alacağının faiziyle talep ettiklerini beyan ettiği, davalarını ıslah ettiklerini bildirdiği, tefrik sonrası 12.08.2016 tarihli dilekçede davaya konu taşınmazların tasfiyesiyle edinilmiş mallara katılma rejimine göre 300.000 TL katılma alacağının faiziyle tahsilini talep ettiklerini beyan ettiği, buna göre, dava dilekçesinin ve 02.05.2012 tarihli dilekçenin içeriği dikkate alındığında bu dilekçenin ıslah dilekçesi olarak kabul edilmesi gerektiği, HMK’nın 176. maddesinin 2. fıkrasına göre, aynı davada taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabileceklerinden, davacının ikinci ıslah dilekçesi niteliğindeki 12.08.2016 tarihli dilekçesi doğrultusunda karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 17.05.2022(Salı)